'Suyumuz 5 metre azaldı'

KASKİ Genel Müdürü Doç. Dr. Özgür Özdemir, yapılan ölçümlere göre, 20 yıl öncesine göre Kayseri'de yeraltı su miktarının ortalama 5 metre seviyesinde azaldığını söyledi. Özdemir, 'Suyla imtihanımız başladı.' dedi.

'Suyumuz 5 metre azaldı'

Yağışların azaldığı Türkiye'de kuraklığın yanı sıra, su sıkıntısı da konuşulmaya başlandı. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, geçen hafta Kabine Toplantısı'nın ardından vatandaşlara, suyu tasarruflu kullanmaları çağrısında bulunmasıyla konu daha çok gündeme geldi. Kayseri'de suyun durumuna dair Anadolu Haber'e açıklamalarda bulunan (Kayseri Büyükşehir Belediyesi Su ve Kanalizasyon İdaresi) KASKİ Genel Müdürü Doç. Dr. Özgür Özdemir de, kentte benzer sorunlara işaret etti ve yeraltı su miktarının azaldığını söyledi.

"20 YILDA DENİZ YOK OLMUŞ"

"Suyla imtihanımız başladı." diyen Özdemir, "Su kuyularının derinliklerini ölçen bir çalışma yaptık ve 20 yıl öncesiyle şimdiki arasındaki farkı saptadık. 20 yıl öncesine göre su miktarı kimi yerde 1 metre, kimi yerde 3 metre, kimi yerde 9 metre azalmış. Dolayısıyla ortalamasına baktığımızda su miktarı 5 metre civarında azalmış durumda. Bu ne demek, 20 yılda tüm Kayseri'de neredeyse bir deniz yok olmuş durumda. " diye konuştu.

"ERCİYES CAN DAMARIMIZ"

Kayseri'nin su varlığı açısından, Erciyes'in önemli bir kaynak olduğunun altını çizen Özdemir, küresel ısınmanın bu şekilde devam etmesi durumunda, oradan sağlanan su miktarında da önemli bir düşüş olacağını vurguladı. Özdemir, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Erciyes'e düşen yağışımız, Tekir Yaylası'ndan, 2 bin 200 rakımdan 900'lü rakımlara günde 1 santimetre ilerleyip süzülerek 15 yılda geliyor bize, kabaca. Dolayısıyla Erciyes bizim için ana su kaynağımız, şehrimizin can damarı. Erciyes'i sadece dağ olarak düşünmemek lazım, etrafındaki etekler bizim için çok zengin bir havza ve o havzanın tamamına düşen yağış, süzülerek bize içme suyu olarak geliyor. Gerek bu tarafa gerek Develi, Yahyalı, Yeşilhisar taraflarına ki, Dokuzpınarlar tarafından da aldık suyumuzu. Bu 15 yıl süresi kritik bir süre. Biz Erciyes'teki suyun buraya 15 yılda geldiğini söyledik, demek ki 15 yıl önceki suyu içiyoruz. 15 yıl öncesindeki yağışla şimdiki yağış bir değil, Aralık ayına geldik ortada yağış yok. Bu düşüş artacak, bir 15 yıl sonra bu miktar daha da düşecek. Su daha derinlere çekilince de, çıkarma maliyetimiz artacak."

"2025'TE SU FAKİRİ OLABİLİRİZ"

Yapılan araştırmaların, 2021 yılında hava sıcaklıklarının ortalama 4 derece daha artacağını gösterdiğini belirten Özdemir, bu durumun çölleşmeyi ve bağlantılı olarak su miktarını önemli ölçüde etkileyeceğine dikkat çekti. Kişi başına düşen su miktarı endekslerine göre de, 2025 yılında 'su fakiri' ülke konumuna düşebileceğimizi söyleyen Özdemir, daha az etkilenmek için şimdiden hem kamu hem de şahsi düzeyde önlem alınması gerektiğine işaret etti.

'ÖLÇÜLEBİLİR ALAN PROJESİ'YLE SU YÖNETİMİ SAĞLANIYOR

KASKİ olarak, konuyla ilgili yürüttükleri; okullardaki eğitim çalışmaları ve 3'üncü Uluslararası Kentsel Su ve Atıksu Yönetimi Sempozyumu gibi çalışmalara pandemi dolayısıyla ara vermek zorunda kaldıklarını belirten Özdemir, halihazırda uyguladıkları 'ölçülebilir alan' projesiyle su yönetiminde aşama kaydettiklerini ifade etti. Halihazırda 32 mahallede uygulanan 'ölçülebilir alan' çalışmasının,  2021'de 40 mahallede uygulanmasını hedeflediklerini söyleyen Özdemir, 3 yıl içinde de sistemi Kayseri'nin tamamında uygulamak istediklerini dile getirdi.

ADETA KAYSERİ'NİN MR'I ÇEKİLİYOR

'Ölçülebilir alan' çalışmasıyla giderilen arızalar sayesinde, 23 bin kişinin 1 yıllık su ihtiyacı olan 1 milyon 261 bin metreküp su kaçağı önlendiğinin altını çizen Özdemir, çalışmaya dair şu bilgileri verdi: "Mahalle mahalle o bölgede kaç abonemiz var, abone olan evde kaç kişi yaşıyor bunları göz önünde bulundurup tahmini bir hesap yaptıktan sonra o alanı su açısından izole ediyoruz. Alanın girişine bir debimetre koyarak yaşayanların ne kadar su kullandığını takip ediyoruz. Örneğin birim alanda 3 bin abonemiz var; debimetreyle 3 bin abonenin su kullanım miktarını ölçüyoruz. Sonrasında debimetredeki su miktarı tespit ettiğimiz ortalamanın üzerine çıkarsa, o alanda dinleme yapıyoruz. Dinleme için sessizliğinden dolayı gece vakitlerini tercih ediyoruz. Doktorların steteskopları gibi dinleme cihazlarımız var, bu cihazlarımızla boruları dinliyoruz. Boruların içindeki su belli bir basınçla gittiği için, delik olan yerde dışarı çıkan su farklı bir ses yapıyor. O sesi bu şekilde tespit edip ertesi gün gelip orayı tamir ediyoruz. Tekrar dinleme yapıyoruz eğer basınç devam ediyorsa boruyu değiştiriyoruz. Böylece maliyeti de aşağı çekmiş oluyoruz, suyu da tasarruflu kullanıyoruz. Eskiden bu çalışmalar yokken; arıza tespit edildiğinde boruların tamamı değiştiriliyordu, bu da ekstra maliyete neden oluyordu. 2 yıldan bu yana bu mantıkta çalışıyoruz."

ÖNLEMLER HEM BİREYSEL HEM KAMU DÜZEYİNDE

Son olarak Kayserili vatandaşlara suyu tasarruflu kullanmaları çağrısında bulunan Özdemir, "Bu alanda yapabileceğimiz ikinci şey de düşen yağışı havzamızda tutmak. Bu da yatırımlarla ilgili bir alan. Küresel yağışlarla alınabilecek bir önlem yok ama bilinçli kullanmak ve suya olması gereken değeri vermek bir önlem. Belki içmeye kıyamadığımız güzellikteki suyu sifona salıyoruz. Burada çatıdaki yağmur suyu toplanıp ufak bir arıtmadan geçirilip sifon suyu, temizlik suyu olarak anılabilir mesela. Bu, binaların kendisinin yapması gereken bir şey ama şu olabilir; İmar Yönetmeliği'ne koydurulabilir. En kötü ihtimalle bu sular yeraltına sızdırılır ya da bir arıtmadan sonra temizlik suyu olarak kullanılabilir. Bir de gri su mevzuu var; mutfak, tuvalet, banyolarda kullanılan suyu alıyoruz, az kirlenmiş olanı arıttıktan sonra yine sifon ya da temizlik suyu olarak kullanabiliyoruz. Dolayısıyla hem bireysel hem de kamu düzeyinde alınabilecek var. Geç olmadan alınması gerekiyor." ifadelerini kullandı.

Özel Haber Selma Kara