Ferdi Tayfur’dan dinlediğimiz Sabahçı Kahvesi parçası çalarken radyoda, bir ağabeyim dedi ki: “Artık Sabahçı Kahvesi’nin yazılacağı yerler de kalmadı…”
Bunu söylerken pandemi dönemindeki hali pür melalimize işaret etmişti. Pandemi dönemi birçoğumuz için öyle zorlu geçiyor ki… Sabahçı Kahvesi’ni söyletecek, yazdıracak açık bir yer bulmak bile mümkün değil şu zamanlarda!
Bütün sosyal aktiviteler sıfırlandı, çay kahve içip sohbet edecek mekanlar kapandı, esnaftan kimisi siftah dahi yapmayan günü tamamlıyor. Şu sıralar Sabahçı Kahvesi yazdıracak, söyletecek hiçbir yer yok!
Bir şarkı çok şey düşündürüyor insana. Bu parça da öyle oldu. Şarkıyı dinlerken akla böyle bir şey geleceğini beklememiştim. Oldukça yerinde bir tespitti aslında. Sabahçı Kahvesi yazacak, söyleyecek hiçbir yer yok şu sıralar..!
Her ne kadar böyle parçalar yazdıracak yerler açık değilse de herkes bir şekilde buna benzer şarkılar gün içerisinde dinliyor ya da söylüyor. Belki şu an toplum olarak içerisinden geçtiğimiz günleri karşılayabilecek tek müzik türü arabesktir! Zamanında horlanan, dışlanan arabesk müzik!
Bu müziklerde insanlar kendini buluyor, gündelik hayatının sıkıntılarını dile getiriyor, belki isyan ediyor belki de sükût ediyor bilemiyoruz. Kepenk açamayan esnaf da Sabahçı Kahvesi dinliyor, kepenk açılamadığı için gidip vakit geçiremeyen insanlar da…
Radyoda şarkı devam ederken dedik ki pandemiden sonra da sanki insan ilişkileri hemen normale dönemeyecek, belki mekanlar açılacak, hayat normale dönecek ama İzdiham’ın bir sayısında kapaktan dediği gibi ‘Eskisi kadar yakın olamayacağız’… Acaba gerçekten öyle mi olacak?
Tokalaşmalar olacak mı mesela? Maskeyi bırakabilecek miyiz? Aşı konusunda nasıl karar vereceğiz? Kontrollü sosyal hayat, kontrolden çıkacak mı?
Pandemi sürecinde bastırılan her ne varsa sanki pandemi sonrası patlamış mısır misali açığa çıkacak. Bu yüzden eskisi kadar yakın olup olamayacağımız konusunda söz söylemek için erken sanki ancak bizimkisi Perşembenin geleceği Çarşambadan belli misali bir şey. Bakalım Sabahçı Kahvesi’ni yazdıracak normal hayatımız ne zaman başlayacak? Bakalım aşı konusunda neler yaşanacak? Bakalım, kontrollü sosyal hayat ne derece kontrolden çıkacak?
***
KART 38 MERKEZİNDEKİ EKSİKLİK
Geçtiğimiz günlerde toplu taşıma kartımın vizesini yaptırmak üzere, Büyükşehir Belediyesi’ne yakın bir yerde olan Kart 38 merkezine gitmiştim. Vize yaptırmak için sıra beklerken bazı gözlemlerim oldu zira bu gözlemler bir eksikliği açığa çıkarmıştı.
Bildiğiniz üzere artık toplu taşıma araçlarını kullanabilmek için kartlarla HES kodu eşleştirmesi yapılması gerekiyor. Yaptırmayanlar da kullanamıyorlar, otobüse, tramvaya binerken cihaza okutulduğunda uyarı verdiği an kabul edilmiyorsunuz. Bu durumda karşılaşıldığında birkaç seçenek akla geliyor: Ya temaslı olduğunuz halde dışardasınız o yüzden kullanamıyorsunuz, ya hiçbir sorun yokken yazılımsal/sistemsel bir sorundan dolayı kullanamadınız ya da kartı eşleştirmediniz.
Vize sırası beklerken birkaç vatandaş geldi. Bir teyzemiz HES kodunsan bi haberdi. “Kızım internet bilmem ben nasıl olacak bu” diye yardım istedi görevliden, başka bir amcamız geldi sonra, her halinden ve konuşmasından anlaşılıyordu bu işlerden uzak olduğu, muhtemelen de engelli bir vatandaştı. Görevli “HES kodunuz var mı? Kodunuz olmadan içeri alamam” demesine rağmen amcamız “resmim var kızım” diye cevap verdi ve bu diyalog birkaç kere sürdü. Görevli hanım kağıda yazdı gösterdi ama yine anlaşılmadı “resmim var” diye cevap vererek, vesikalık çıkarmaya çalıştı. Görevli sabırla telefonunu istedi ve SMS ile HES kodu almaya çalıştı.
Ancak buradaki iş yükünün çok olması ve her türden insanın gelmesi nedeniyle çalışanlarda bir yıpranmışlık ve tahammülün gün sonuna doğru azaldığını gördüm. HES kodu sorgulaması yapan görevli dışında, bu konulardan haberdar olmayan ve anlamayan vatandaşlar için, engelli vatandaşlar için de sanki başka bir görevli kişinin yardımcı olması sağlanabilir. Çünkü HES kodu sorgulaması yapılırken bin tane soruya maruz kalıyorlar ve herkese yetişmeye çalışıyorlar. Aynı anda sorgulama yapıp başkasına kod almaya güç yetişmiyor!
Bu yüzden Büyükşehir Belediyemiz, Ulaşım A.Ş. buradaki işleyişe biraz daha eğilmeli diye düşünüyorum. Bilgisizliğin giderilmesi için de bu tür işlemlerin yapılması için de belki bir personel daha istihdam edilebilir ya da görevlendirilebilir. Yoksa bu haliyle olan çalışana ve vatandaşa oluyor…