Geçen günlerde 3 DEVA Partili, AK Parti’ye tören ile rozet takılarak geçiş yaptı.
Meral Akşener’in danışmanı Milletvekili adayı olamayınca AK Parti’ye geçti.
Tören ile rozet takılan kişiler siyasi çizgileri net olmayan, daldan dala atlayan, nerde ne bulurum hesapları ile kapı kapı koşuşturan kişilerdir.
Parti değiştirenler, geçmiş siyasi tarihe bakıldığında bu tavırları ile kendilerine fayda sağlayamamıştır.
Sadece geçiş yaptıkları partiye şov yapma, terk ettikleri partiyi güçsüzleştirme fırsatı vermişlerdir.
Geçişlerinden sonra da unutulmuş ve hatta kendilerinin tek kazancı, takılan rozet olmuştur.
Her partinin gerçek DAVA adamları, kadınları olmuştur.
İnanmış, fedakârlıkta sınır tanımamış, zamanlarını ailelerinden çok partiye adamış. Davayı sırtlamış, Aldatan değil, anlatan.
Bekleyen değil, koşturan.
İsteyen değil, hep veren.
AK Parti teşkilatı ilk yıllarında o kadar fedakar, cefakar, kendisini adamış, samimi kişiler ile çalıştı ki, başarının asıl kahramanları bu anlayışta olanlar ile olmuştur.
Bir Anne düşünün; AK Parti kuruluşunda 2 yaşındaki çocuğunu 5 yaşındaki çocuğuna emanet ederek, Parti için koşturmuş. Kahvehanelere karnı burnunda AK Partiyi anlatmış. İnanmış, koşturmuş, işi olmadığı halde, adeta bir iş gibi çalışmış. Hiçbir beklentisi olmadan, Recep Tayyip Erdoğan’ın başarılı olması için yorulmuş.
Yerel Seçimler de kadınlar “Belediye meclisi olabiliyor mu?” diye sorduğunda, İl Başkanı tarafından
“Yeni bir Merve Kavakçı sorunu yaşatma bize diye cevap almış”. Ezilmiş, incitilmiş, kırılmış, fırsat verilmemiş, demografik özelliği kullanılmış.
Seçimlerde temsil edilecek makam, imkan, fırsat verilmeyen. Sıralamalarda hep arkalara atılan, Ama Tüm Kadınlar bir annedir diye kandırılan.
21 Yıllık emeğini görmeyenler. Hakkını dışardan gelenlere, emek harcamayan, tepeden konanlara ikram edilerek , HAKKI YENEN olmuş.
Hakkını vermeyen ve yiyenler ise “HAKKINI HELAL ET” dese de gören göz, duyan kulak, bilen akıl nasıl HELAL EDECEK.
Hak yiyenler, önce yedikleri hakkı telafi edecek, sonra HAKKINI HELAL ET diyecek.
Öyle hem hak ye, hemde helallik iste. Yok öyle ucuz Müslümanlık.!!!
Rabbimin en önemli sıfatlarındandır kalbi görmesi, aklındakini bilmesi.
Allah her kişinin kalbindekini de, aklındakini de görüyor. Tek şahidimiz odur. Havalemiz de onadır.
Eğer seçilmiş kişi bulunduğu makamı kullanarak, yaşantıları, liyakatları, çalışmaları, fedakarlıklarına bakmadan bir yerlere kendi yakınlarını getiriyor ve hak edenlerin hakkını onlara veriyorsa.
Dışarıda hak edenleri, koşturanları, beklentisiz çalışanları bırakıyorsa burada hayır işlemiş olmuyor hak yemiş oluyor.
Bu zaman da helalleşme de ucuza gidiyor, değerini ve anlamını yitirmiş oluyor.
Helallik isteyince sanki helallik aldıklarını zannedenler yanılıyor. Yapılan haksızlık önce telafi edilir sonra istenir.
Anlamak isteyene.
Yorumlar 1
Erciyesdagi 02 Mayıs 2023 14:11
Sayin yazar lutven sizden ricam fatih altaylinin son yazisini.kosenize tasimaniz.ulkenin.demokratik yapisi bosuluyor bos ver akp yi.chp yi.selamlar