Açlık, cinayet, savaş… Bu üç kelimeyi yan yana görünce bile insanın tüyleri ürperiyor. Ancak ne yazık ki günümüzde bu üç unsuru çok fazla duyar ve görür olduk.
Her an televizyon ekranlarında, sosyal medyada veya gazetelerde karşılaştığımız bu tip haberler, artık hayatımızın kaçınılmaz bir parçası haline geldi.
Özellikle Ortadoğu’da yaşanan savaşlar, insanlığın en karanlık yüzlerini gözler önüne seriyor. Bu savaşlar, sadece toprak ve egemenlik mücadelesi değil, insanlık onurunun ayaklar altına alındığı, canların hiçe sayıldığı bir kargaşa halini aldı.
Sosyal medya, bazen bir bilgilendirme aracı olarak işlev görse de, çoğu zaman yanlış bilgi ve korku senaryolarının yayılmasına neden oluyor. ‘Üçüncü Dünya Savaşı çıkacak, Ortadoğu yok olacak’ gibi senaryolar insanların kaygılarını derinleştirirken, aynı zamanda bir neslin zihninde yer eden kaygıların ve endişelerin de tetikleyicisi oluyor.
Savaşların ve açlığın pençesinde kıvranan insanların yaşadığı bu zor dönemde, insanlık bir kez daha aynasına bakmak zorunda… Tarihin sayfaları, acı dolu savaşların ve kıtlıkların insanlığı nasıl yiyip bitirdiğini defalarca gösterdi. Yüzyıllar boyunca barış ve refah içinde yaşamak için mücadele ettiler güya…
Savaşın yıkıcı gücü ve açlığın acımasız yüzü, bu hayalleri sürekli olarak gölgeledi.
Diğer taraftan gençlerin, kendi yaşıtlarını canice katlettiği haberlerini duyduğumuzda, insanın içindeki umutsuzluk daha da artıyor. İnsanlık adına duyduğumuz kaygılar, bir birey olarak kendimizi nasıl koruyacağımız konusunda derin bir belirsizlik yaratıyor. Korku, sadece fiziksel bir tehdit değil; aynı zamanda ruhsal bir yük olarak hayatımızı sarıyor. Kimse sosyal medyaya giremiyor artık kötü haber alacak diye…
Sosyal medya, artık sadece eğlence ve iletişim aracı olmaktan çıkmış, aynı zamanda korkunun da bir kaynağı haline gelmiştir. Kötü haberlerin hızla yayılması, insanların sürekli bir tedirginlik içinde olmasına neden oluyor. Kimse, açtığı bir bildirimin kendisini ne gibi bir gerçeklikle karşı karşıya bırakacağını bilemiyor.
Bir şeylerin acil değişmesi gerekiyor.
