Ecem Yaman

Sadakat kavramı değişiyor

Ecem Yaman

Günümüz ilişkilerinde en çok tartışılan konuların başında sadakat geliyor. 

Sadakat, yıllardır ilişkilerin temel taşlarından biri olarak görülse de, son yıllarda bu kavramın içi boşalmaya mı başladı? 

Yoksa insan ilişkileri her zaman böyleydi de, biz mi artık her şeyin daha fazla farkına varıyoruz?

Eskiden sadakat denildiğinde akla gelen şey, fiziksel bağlılıktı. Aldatma dediğimizde, somut bir ihanet senaryosu canlanıyordu gözümüzde. Ancak artık sınırlar muğlak…

Günümüzde birini aldatmak, sadece fiziksel bir eylemle sınırlı değil. Duygusal aldatma, sosyal medya üzerinden yürütülen flörtleşmeler ve "Bunda ne var ki?" diye geçiştirilen etkileşimler sadakat kavramını yeniden şekillendirdi.

Günümüz insanı, özgürlüğüne daha düşkün. Kendi bireyselliğini ön planda tutuyor, aynı zamanda bir ilişki içinde olmayı da istiyor. Fakat bu noktada bir çelişki doğuyor. 

Hem özel alanına dokunulmasını istemeyen hem de karşısındaki insandan tam bir bağlılık bekleyen bireylerin sayısı artıyor. Sadakatten ne anladığımız ise değişkenlik gösteriyor.
Sosyal medyanın ilişkiler üzerindeki etkisi de bu değişimde büyük bir rol oynuyor. Eskiden insanlar birbirine ulaşmak için çaba harcamak zorundaydı. Şimdi ise tek bir mesaj, tek bir emoji ile yeni bir kapı açılabiliyor. 

Sadakat, iki kişinin birlikte çizdiği sınırlar ve belirlediği değerler doğrultusunda şekillenir. Ancak modern dünyada bu sınırlar esnetildi. Eskiden norm olan şeyler, bugün kısıtlama gibi algılanıyor.

Peki, sadakat gerçekten değişti mi? Hayır, değişen sadakat değil, ona bakış açımız. Eskiden olduğu gibi bugün de sadakat, güvenin temel taşı. Ancak bireyselleşme ve hız çağında ilişkiler, tahammülsüzlükle ve "daha iyisi var mı?" sorusuyla yönetiliyor. Sadakat, artık bir zorunluluk olarak değil, bilinçli bir tercih olarak görülüyor. Bu yüzden günümüzde sadık kalmak, eskisine göre daha zor değil, sadece daha fazla farkındalık gerektiriyor.
 

Yazarın Diğer Yazıları