Güzellik yarışmaları uzun zamandır toplumun dikkatini çeken, geniş kitleler tarafından takip edilen organizasyonlardır.
Ancak bu yarışmaların arkasında yatan ideolojiye baktığımızda, aslında büyük bir yanılsama ve ayrımcılıkla karşı karşıya olduğumuzu görebiliriz.
Bu yarışmada her ne kadar sadece fiziksel güzellik ele alınmıyor denilse de toplumumuz bunu Sadece fiziksel güzellik üzerinden değerlendiriyor ve ona göre de eleştirisini yapıyor. Güzellik kavramını yüzeysel bir ölçüt haline getiren bu yarışmalar, toplumda psikolojik bir bölünme ve ayrımcılığa neden oluyor.
Güzellik yarışmalarında, her ne kadar katılımcıların bilgi, beceri ve donanımları da değerlendiriliyor olsa da, bu durum yarışmanın temel amacını değiştirmiyor. Yarışmanın ana odağı her zaman dış görünüş üzerinde yoğunlaşılıyor. Bu, fiziksel güzelliğin daha üstün olduğu algısını güçlendirerek toplumda yüzeysel bir bakış açısı ortaya çıkıyor. Yarışmaya katılan kadınlar, belirli bir fiziksel standart doğrultusunda değerlendiriliyor ve bu standartlara uymayanlar dışlanıyor. Bu durum ise diğer insanların kendi bedenlerine ve görünümlerine yönelik algılarını olumsuz etkileyerek, özgüven kaybına ve psikolojik sorunlara zemin hazırlıyor.
Örneğin, geçtiğimiz günlerde bir güzellik yarışmasında birinci olan kişi, günlerce sadece güzelliği üzerinden konuşuldu ve bu durum onun istismar edilmesine yol açtı. Yarışmayı kazanan kişi başarılı, bilgili ve donanımlı olsa da, toplumun ilgisi sadece fiziksel özelliklere yoğunlaştı. Bu tür örnekler, güzellik yarışmalarının bireyleri nasıl bir psikolojik baskı altına aldığını ve onları sadece fiziksel görünümleriyle değerlendirdiğini bize apaçık bir şekilde gösterdi.
Günümüzde güzellik standartları, estetik operasyonlarla tek tip bir görünüme sahip olmayı gerektiriyor. Toplum, giderek birbirine benzeyen yüzler görmek istiyor ve doğal farklılıkları, özgünlükleri görmezden geliyor.
Dünya genelinde, dış görünüşü üzerinden linç edilen pek çok insan var. Özellikle sosyal medya platformlarında, dış görünüşü beğenilmeyen veya estetik operasyon yaptırmayan kişiler acımasızca eleştiriliyor. Oysa bir insanı eleştirmek için, o kişinin anında değiştirebileceği bir şey üzerinden değerlendirme yapmak çok daha sağlıklı olur. Eleştiri, yapıcı ve geliştirici olmalıdır. Kişinin dış görünüşü, beden yapısı veya yüz hatları gibi anında değiştirilemeyecek özellikler üzerinden yapılan eleştiriler, insanı çok derin buhrana sürükler. Bu yüzden hiçbir yarışma, insanları bu kadar dar bir kalıba sokmaya çalışmamalıdır.