Daha öncesinde defalarca dile getirdik, ama anlatamadık, dinletemedik…
Kayserispor’un taşıma suyuyla dönmeyeceğini söyledik…
Bir proje, sıcak para akışı sağlanacak bir yapıya dönmenin şart olduğunu belirttik…
Gelinen noktada Başkan Berna Gözbaşı çıkıyor, haklı bir haykırış yapıyor…
***
Gelin isterseniz, Başkan Berna Gözbaşı’nın açıklamalarını hatırlayalım ve onun üzerine yorum yapalım…
Başkan Gözbaşı, “Süper Lig’de transfer yasağımıza rağmen üst sıralardayız. Zorluklara rağmen gerek hocamızın gerek futbolcularımızın gerekse bizlerin gayretiyle bir yerlere gelmeye çalıştık. Biliyorsunuz 3 yıl önce çok zor durumdayken kulübe başkan olmuştum. Büyük badireler atlatarak, Kayserispor’u layık olduğu yerde yani ligde tuttuk. 3 yıldır inanılmaz mücadeleler verdim. Herhalde yaptığım maddi katkıyı Kayserispor tarihinde hiçbir başkan yapmamıştır. Bu kulüp yaşasın diye varımı yok ettim. Elimden gelen bütün imkanları sundum. Ancak artık gelinen bu noktada benim bu kulüp için yapabileceğim çok bir şey kalmadı. Ligden düşmek üzereyken aldığımız takımı geçen sene Fenerbahçe, Beşiktaş ve Trabzonspor’u eleyerek, kupa finali oynattık. Ben artık kendimi yok etme noktasına geldim. Ben bu konuda artık şehrin dinamiklerine affımı istediğimi duyurmak istiyorum. Bu şehrin mutlaka bu kulübe sahip çıkması gerekiyor. Sonuçta hem derneğimiz hem de Spor A.Ş’miz var. Bu Dünya Kupası’nın olduğu sürede artık bu kulübün yaşaması için ne çözüm bulunacaksa bunun konuşulması ve karara varılması gerekiyor. Benim artık elimden bir şey gelmiyor. Bundan sonra Kayserispor’un diğer acıklı hikayelere dönmemesi için gerekli çağrıyı yapıyorum” ifadelerini kullandı.
***
Evet, bu hafta tüm Kayseri bu açıklamayı konuştu, gündem oldu. Başkan Gözbaşı, tüm zorluklara rağmen 3 yıl önce bu takımı aldı ve uçurumun kanarından döndürdü.
Buna kimse hiçbir şey diyemez, demeye de hakkı yok!
Başkan Berna Gözbaşı, bir yöneticinin vereceği paranın belki de yüzlerce katını verdi.
Kendisinin tabiriyle Kayserispor tarihinde verilmemiş parayı kulübün bekası adına gözünü kırpmadan verdi…
Hatta, 3 Milyon Euro’un da üzerini çizdi...
Elinden gelen tüm imkanları seferber etti.
Hata yapmadı mı, hata insana mahsus tabii ki de yaptı.
***
Gözbaşı, şehrin dinamiklerinden affını istedi.
Yani, devam etmeyeceğini resmen duyurdu.
Kulübün sahipsiz kalmaması adına desteğe ihtiyacı olduğunu yineledi…
Bu kulüp, hiçbir zaman sahipsiz kalmaz, bunun altını çizelim…
Kendisi de haklı olarak, verdiği paraları geri almanın planını yapıyor.
***
Sayın Gözbaşı, artık elinden gelen bir şey gelmediğini de açık bir dille ifade etti.
O zaman, şehrin dinamiklerine sesini duyuramadığını da göstermiş oldu.
Tüm yük kendi sırtına binmiş ve tükenmiş bir Başkan profili gördük.
Haklı ve haksız olduğu noktalar var.
Önce haklı olduğu, arkasından da haksız olduğu yerlere de kısa bir şekilde değineceğiz.
***
Başkan konuşmasını, “Bundan sonra Kayserispor’un diğer acıklı hikayelere dönmemesi için gerekli çağrıyı yapıyorum” ifadelerini kullanarak, tamamladı.
Yinelemek de fayda var, Allah razı olsun, bu kulübe çok şey kattı, ama hiç kimse vazgeçilmez değil!
Buradan kimler geldi, kimler geçti...
Ne hikayeler yaşandı.
Bu kulüp ondan önce de vardı, sonrasında da var olmaya devam edecektir.
***
Geçtiğimiz sezon 300 Milyona yakın destek geldi, bu paraları doğru bir şekilde planlayıp, kullanılsaydı, acaba durum şu an böyle mi olurdu?
Bu kadar övgünün ardından biraz sert olmuş olabilir.
***
Tamam, Başkan Berna Gözbaşı, ilk geldiği günden bu yana para ödüyor, çok başarılı olduğu dönemler de var, lakin, şu an gelinen noktaya bakılmalı.
Para geldi, kendisi de harcadı, ama kulüp neden maça çıkamaz hale geldi, onu kimse sormuyor!
Kendisi, sürekli geçmişi eleştirdi, haklı da ama kendisi de eleştirilecek.
Geçmişi temizlemekle, borçları ödemekle uğraştı, bir yandan da var olan takımı ayakta tutmaya çalıştı, fakat yanında hiç kimseyi dinlemedi, sonrasında ‘Kandırıldım’ dedi.
***
Nereden, ne kadar para geldi, transferler kaça mâl oluyor, kime ne verildi, en yakın yöneticinin bile ne yazık ki haberi yok!
3 yıl içinde sürekli menajer hataları yaşadık, ama hiç kendi üzerine almadı.
Onu ben getirmedim, bunu ben istemedim vb. kelamlar etti.
Ha, Allah var, haklı olduğu noktaları da yazdık.
Ama, para ödedim diye, tüm haklar kendisinden yana değildi.
Paranı veren, düdüğü çalar mantığıyla hareket etti.
Sonunda ‘Her şeyimi kaybettim’ diyen bir Başkan profili var karşımızda.
***
Şu saatten sonra devam eder mi bilmiyorum, devam etmesi zor görünüyor, ama acilen bu takıma kurumsallık, şeffaflık ve işi bilen yöneticiler şart.
Bunun yanı sıra para verebilecek yöneticiler gerek!
Kayserispor A.Ş. oldu, umarım bu şirket artık zarar değil, kâr eder…
Bu bir eleştiri ya da veda mesajı değil, hakkaniyetli olmak lazım...
Berna Gözbaşı’na da emekleri için teşekkür etmek gerekiyor.
