Recep Uçar bırakıyor mu?

Recep Uçar’ın son oynanan Samsunspor’daki duruşunu beğenmedim.
Vücut dili herkese kapalı…
‘Benim yapabileceğim bir şey yok’ diyor…
Zorlamaya da gerek yok bence!
***
Bu kadar başarılı bir süreç sonrasında art arda alınan yenilgilerden dolayı belki de normal.
Ama, hocayı bu kadar modu düşük görmemiştim.
Maç bitiminde de sanki ayrılık sinyali vermiş gibiydi.
Takıma inancı kalmayan bir profil çizdi Recep Uçar.
***
Transfer kesinlikle yapılmalı.
Ama, elindeki mevcut kadroyla da 7 yenilgi hiç normal değil.
Belki kazanamazsın, ama kaybetmemeye de oynamak lazım.
‘Çıkarım maçı kazanırım’ dersen olacağı bu.
***
Bu kötü gidişatta tamam, bir sürü olumsuz gelişmeler yaşandı, fakat kesinlikle en azından bazı maçlarda vatan, millet, Sakarya misali ölümüne defans yaptırması gerekiyordu hocanın.
Futbolda altın kural, yenemeyeceksen, yenilmeyeceksin.
Hocanın açıklamaları da farklılık göstermeye başladı.
Çaresizliğin getirdiği açıklamalar olsa gerek.
***
Kendisini en başından beridir destekliyorum, güveniyorum, ama sanki kan değişikliğinin zamanı geldi de geçiyor gibi bir hava hissettim.
Hocanın futbolcular üstünde ağırlığı kalmamış.
Maçta yürüyen futbolcular varken, onları oynatması kabul edilir gibi değil, ben olsam gençlerle savaşırım.
Görünen o ki, hoca İpin ucunu futbolculara kaptırmış gibi!
***
Öküz altında buzağı aramaya gerek yok!
Transfer tahtası açılmazsa, paraşütsüz düşeriz.
Hocanın maç içinde enteresan şeyleri denemesi garibime gitti.
Örneğin Lionel Carole’un orta sahada oynaması gibi.
Carole sol ayak, zaten ileri gidemiyoruz, atsana sol kanata!
***
Ayrıca Hasan Ali Kaldırım ısrarını anlayamıyorum.
Hasan Ali Kaldırım oynamaya başladığından beridir 8 maçta, sadece 1 kere galip gelebildik.
O galibiyette, Pendikspor maçıydı!
Hasan Ali Kaldırım, maçları kaldırımdan mı izliyor, yoksa ben mi yanlış görüyorum.
***
Pili bitmiş, oynama isteği olmayan, performansı yerlerde olan bir futbolcunun Kayserispor’da ne işi var?
Bir bakıyorsunuz alakasız penaltı yaptırıyor, bir bakıyorsunuz, adam yanından geçerken oralı bile değil.
Demem o ki, böyle kendini vermeyen futbolcuları oynatmam!
Oynatınca da zaten bir sonuç alınmıyor, başarısız olduğun bir sistemde bu ısrar ne diye?
***
Çok zor bir maç daha bizi bekliyor.
Kayseri’yi ve Kayserispor’u çok iyi bilen, gelir gelmez farkını hissettiren Sergen Yalçın'ın takımı ile karşılaşacağız.
Antalyaspor’un da 5’inci basamakta olduğunu ve son haftaların formda takımı olduğunu düşünürsek, işimiz hiç kolay değil.
Bari bu maçta defans ağırlıklı çıkalım.
Şu Attamah’ı Allah aşkına defansta oynatmayalım.
Attamah defansta yapamıyor, Hosseini olmayınca sorumluluğu kaldıramıyor. 
***
Hoca oyun mantığını da değiştirmemekte ısrarcı.
Şu geriden oyun kurma saçmalığından vazgeçelim.
Elindeki futbolcular bunu yapamıyor, neden bu anlamsız ısrar!
Olivier Kemen gidince geçiş oyununda büyük sıkıntı çekiyoruz.
Kartal Kayra, kendi ekseninde dönüp duruyor, adam bir kere asist yapacağım diye dikine gitmez mi?
Bir kere şut atayım demez mi?
***
Attığın top geri geliyor, topu defanstan çıkaramıyorsun.
Üstelik, Hasan Ali gibi birçok yürüyen futbolcu varken bu iş olmuyor!
Artık ben Recep Uçar’ın Antalyaspor maçının son sınav olacağını düşünüyorum.
Bu maçı da kaybedersek, sanırım rekor kırmış olacağız.
‘Patron benim’ diyor, ama futbolcular bunu pek tınlıyor gibi görünmüyor.
Lafın kısası bu hafta dananın kuyruğu kopacak gibi görünüyor.