Kayserispor’da yeni hoca Sergej Jakirovic başarılı olur mu?
Evet, hemen hemen her yeni teknik direktör geldiğinde bu soruyu soruyorum.
Yeni hocamızın gözünden ateş fışkırdığını söyleyerek yazıma başlamak istiyorum.
Profili çok yüksek, önemli takımlarda çalışmış Sergej Jakirovic’in, takıma olumlu hava vereceği aşikar.
***
Öncelikle basın önünde gerçekleştirilen imza töreninden başlamak istiyorum.
Gayet yoğun katılımlı bir toplantı oldu, hoca da işin ne kadar önemli ve ciddi olduğunu anlamıştır.
İşin ciddiyetine yönelik hamleler de yapıldı, bir de sportif direktörümüz oldu, biz biliyorduk, ama kamuoyu açısından sürpriz oldu, kendi egomuza değil, kurumsallığa önem vermeyi tercih ettik her zamanki gibi.
Sportif direktör konusunu birazdan değerlendirelim.
***
Siyasilerden uzak bir tören oldu, çok da önemli değil, ama sonuçta ilk kez böyle bir şey gerçekleşmesi dikkatlerden kaçmadı.
Bu demek değil ki, siyasiler Kayserispor’a destek vermeyecek! Tabii ki verecek, vermek zorunda, bu takım hepimizin.
Kayserispor, senin benim değil, hepimizin takımı, bu takımın da asıl sahibi taraftardır, altında üstünde bir şey aramanın boş olacağını söylemekte yarar var.
Gün birlik günü, beraberlik günü, ‘Ben’ değil ‘Biz’ dersek başarı da kendiliğinden gelir.
***
Sergej Jakirovic ismi ile bile heyecan veriyor, tanınmış, başarılı ve genç olmasından ötürü enerjisinin de yüksek olduğunu görüyoruz.
Tabii ki hedefler Kayserispor için tutacak mı?
Kayserispor’un bu sezon ilk hedefi kümede kalmak olacaktır.
Takımın başarılı olup olmayacağını hep birlikte göreceğiz.
***
Sergej Jakirovic’in bir sistem adamı olduğunu söylemek mümkün.
Yeni hocamız, Kayserispor’da başarılı olabilmesi için hepimizin yardımcı olması gerekiyor.
Başka bir ülkeden gelen, dini, dili, ırkı, yemeği, havası bambaşka bir kulübe geldi Sergej Jakirovic hoca.
Takımı tanıyorum demesi en az dört hafta sürer.
***
Hocaya kesinlikle ve kesinlikle Kayseri’den tecrübeli bir ismin yardımcı olarak verilmesi gerekiyor.
Hoca, illaki antrenman performansıyla hareket edecektir, ama takımı tanımadan bunu yaparsa, Trabzonspor maçında sağ bak Ramazan Civelek, sol bek de Nurettin Korkmaz sahaya çıkar.
Ne demek istediğim umarım anlaşılmıştır!
Hocanın gelmesiyle birlikte havanın değişeceği aşikar, birkaç maç kan değişikliğinden ötürü kıpırdanma olur, bu hep böyle olmuştur.
***
Sergej Jakirovic, bizim için çok iyi bir teknik direktör olabilir, ancak problemleri çözme yolunda ne kadar yol alabilir?
Hocanın ilk önce Stephane Bahoken ile ilgili kararı vermesi gerekiyor; af mı edilecek yoksa cezası devam mı edecek?
Takımda dostluk ve kardeşliğin ön plana çıkması için kesinlikle affedilmesi gerekiyor, geçtiğimiz gün kadro dışı kalmasını istiyordum, ama gün birlik günü ise, küslük kimseye bir şey kazandırmaz, Bahoken gerekli dersi almıştır diye umuyorum, zaten birkaç maç forma giyemeyecek.
Sergej Jakirovic hocanın takıma dokunuşu noktasında Sportif Direktörün payı oldukça büyük olacaktır, takımın havasını Muhammed Türkmen de bilmiyor, ama ona yardımcı olacak başta başkan Nurettin Açıkalın, bununla birlikte Süleyman Akın ve yönetim kurulu olacaktır.
***
Despot bir düzen olmamalı, Muhemmed Türkmen, “Sportif direktör benim, ben tek patronum” havalarına girerse, daha da geriye gideriz, yani egolu olmamalı, olmaz diye umuyorum.
Onun için moral veren, sorun dinleyen, problem çözen arkadaşça, dostça bir yaklaşım sergilenmeli.
Muhammed Türkmen’in de eski bir yardımcı antrenör olduğunu söylemekte yarar var.
Orijinal bir sportif direktör değil kendisi, futbola Fenerbahçe’de başlamış, ardından genellikle alt liglerde futbol oynamış, sonrasında ise yardımcı antrenör olarak görev yapmış yabancı dile iyi olan biri.
***
İlk bakışta ‘Tamam olay budur’ diye bir görüntü verdi, ‘Tam aradığımız sportif direktör’ profili var, ancak Murat Duman da yardımcı antrenörlük yaptı. sportif direktörlük bambaşka bir şey.
Tamam, İngilizcesi var, konuşması gayet düzgün ve mantıklı, ancak kulüp içindeki dengeleri gözetip bu işin içinden çıkabilecek mi, tartışılır.
Eldeki bu, yapacak bir şey yok, destek verip, gerisini hep birlikte izleyeceğiz.
Sergej Jakirovic gibi Muhammed Türkmen de takıma yabancı, ancak bu kulüpte problem bir değil, birçok sıkıntı var.
***
Bir futbolcu kafasına göre çekip gidiyorsa, Fransızlar ayrı, Türkler ayrı, Portekizliler ayrı gibi gruplaşma varsa, futbolcunun gitmesinden kimsenin haberi yoksa, tartışmaya bile gerek yok, ama sonuçta gidene de kal demek kimseye yakışmaz, oynamak niyetinde olmayan herkese yol vermek gerekiyor.
Başarı için önce inananlarla devam etmek, ardından da ona göre bir sistem kurulması gerekiyor.
Muhammed Türkmen’in tüm futbolcularla oturup ayrı ayrı konuşması, varsa problemleri çözmesi, psikolojik olarak rahatlatması, onların dertleriyle yakından ilgilenmesi gerekiyor, aile havası oluşturulmasında en önemli faktör kendisi olacaktır, bakalım başarılı olacak mı?
Biraz önce yukarıda da belirttiğimiz gibi ilk izlenim olarak bu işi başaracak vizyona sahip gibi bir intiba bıraktı bende.
***
Tabii ki biz dış görünüşe değil, icraata bakmalıyız, kulübün işleyişi hakkında kendisine başarı diliyoruz.
Sergej Jakirovic ile birlikte bu takımın başarılı olması için gelmiştir, yola açık olsun, Murat Duman gibi şehirden, basından, futbolcudan, yönetimden ve ön önemlisi futboldan uzak durmasın.
En nihayetinde kendisi de eski bir futbolcu olarak, bir sürü problem görmüş geçirmiştir, bunların üstesinden gelmek çok zor, ama tecrübesiz olduğunu söylemek de yarar var, Allah yardımcısı olsun.
Bir Süleyman Hurma, bir Bülent Bölükbaşı, bir Ali Naibi, bir Murat Duman gibi olacaksa işimiz var, biz testi kırılmadan önce konuşalım, kendisi de illaki basın ile ilişkilerine şekil verecektir.
***
Sergej Jakirovic ile başladık onunla devam edelim…
Yeni hocamızın zor takımlarda, yukarılara oynayan, zoru başardığını biliyoruz, gençlere önem verdiğini biliyoruz, hücumu seven bir taktik ile hareket ettiğini kendisi söyledi. Genellikle 4-3-3 sistemini benimsiyor, maç içinde rakibe göre değişik dizilişleri bulunduğunu da belirtti.
Bu takımın çok gol yediğini, zor gol attığını biliyordur, umarım ilk işi kaleye Bilal Bayazit’e görev vererek başlar.
Bu takım istediğinde çok iyi oynadığını, istemediğinde ise berbat sonuçlar aldığını da öğrenecektir.
***
Gerek Burak Yılmaz, gerekse de Sinan Kaloğlu’nun en büyük dezavantajının orijinal stoper yokluğundan kaynaklandığını söyleyebiliriz, iyi bir Majid Hosseini ile sorunların yüzde 40’ını aşarız.
Takım aynı takım, futbolcular aynı, tesis aynı, başkan aynı, yani yola çıktığımız araba aynı, sadece şoför değişti, önemli olan doğru bir şekilde hareket edebilmek.
Allah korusun, olası bir Trabzonspor yenilgisiyle şu anki hava yine eskiye dönebilir.
Ama ben durumun değişebileceği yönünde umutlarımın olduğunu söylemek istiyorum.
***
Başkan Nurettin Açıkalın, olaylara çok daha vakıf, çünkü tecrübelendi, başkan yardımcısı olmak ile başkan olmak arasında büyük fark olduğunun farkında.
Nurettin Açıkalın, şu an Kayserispor’un patronu, kısa zamanda önemli katkılar sağladı, daha önce de sağlıyordu, ama arka planda kalıyordu.
Önümüzdeki ayın 15’inde genel kurul yapılacak, yönetimin biraz daha güçlenmesi gerekiyor, en azından bir basın sözcüsü kazandırılabilir.
Yönetim gayet genç, dinamik, para var, artık sportif direktör var, yeni hocamız da var.
Şu an top, futbolcularda, taraftarlarda ve biz basın mensuplarında, kenetlenelim, birlik ve beraberlik ile gelin şu takımı kümede bırakalım.
Sergen Yalçın bundan tam 9 sene önce büyük bir sinerji oluşturdu ve takımı kümede bıraktı, Sergej Jakirovic de umarım aynı etkiyi gösterir.
