Kemal Gönen

ERCİYES ÜNİVERSİTESİ & İZMİR MARŞI

Kemal Gönen

Birkaç gün önce şehrimizde Erciyes Üniversite’sinin düzenlediği bir festivalde onbinlerce gencin bir ağızdan İzmir Marşı’nı söylediği video görüntüleri sosyal medyada gündem oldu

Bu görüntüyü paylaşarak yorum yapan sayısız kişi, kurum ve siyasetçi beğeni yağmuruna tuttu

Bu görüntüyü paylaşıp, iktidara muhalefet edeni de vardı, bu görüntüden ürken, ne oluyor diye kendini sorgulayan siyasetçiler de

Ne bu görüntüyü seyredip ibre lehimize döndü, iktidar sırası bize geldi diye düşünen muhalefet doğru düşünüyor, ne de bunlar bize karşı oy kullanacak gençler diye düşünen siyasetçiler doğru düşünüyor

Bunlar Z kuşağı dediğimiz yeni kuşak, sayıları bir yıl sonraki seçimde 8 milyonu bulacak ve seçimin sonucunu belirleyecek kuşak

Ne yapacağı öngörülemeyen, siyasi olarak biat kültürü ile yetişmeyen, bilgisayar ve teknoloji kuşağı gençlik

Bu festivalde bulunan gençlerin yaşı 35 yaşın altında. İktidar karşıtı olabilirler, ateist, deist olabilirler, muhalif olabilirler ama birleştikleri noktalar da olacaktır

Bugün için İzmir Marşı nezdinde Atatürk onları birleştirdi, yarın belki bir Neşet Ertaş türküsü onları bir araya getirecek

Seneye bu 8 milyon genç sandığa gittiği zaman kimsenin beklemediği bir sonucu çıkarmaya muktedir

Size kendi üniversite yıllarımdan bir örnek vereyim ;

Isparta ilinin bir köyüne devlet üniversite ve öğrenci yurdu yapmış, daha sonra burası köylükten çıkarılarak mahalle ilan edilmiş

99 yılı seçimleri geldiğinde mahalle için muhtar adayları çıktı meydana. Köyün seçmen sayısı 200 civarında, üniversite yurdunda kalan seçmen öğrenci sayısı 2000 civarında

Haliyle muhtar adayları köyü bıraktı, bütün adaylar öğrenci yurdunda yatıp kalkıyor

Baklavayı, meyveyi, çiçeği alan aday öğrenci yurdunda, seçim çalışmasında. Öğrenci lideri olduğumuz için destek isteyen muhtar adayları kapımızı çaldı

Onlara üniversite öğrencisinin köy veya mahalle umurunda olmadığını, kimi zaman pusulanın renginden, kimi zaman adayın veya azaların isminden etkileneceğini, yani kafasına estiği gibi oy vereceğini, yönlendirmenin veya seçim çalışması yapmanın faydalı olmayacağını anlattım

Sonuç olarak üniversiteye hiç seçim çalışmasına gelmeyen, köyde muhtarlığına ihtimal verilmeyen bir aday tercih ettiği pusula renginden dolayı seçimi kazandı

Gelecekte ülke olarak bu tür durumlarla sıkça karşılaşacağız. Bu kuşak adayın ismini sevecek oy verecek, tv programında sempatik gelecek oy verecek, çünkü bir biat kültürü veya bağlılıkları yok

Siyasiler her ne kadar Z kuşağı bizim için önemli v.s. gibi laflar etseler de bu kuşağa yönelik gözle görülür bir çabaları, icraatları yok

8 milyon genç Erciyes Üniversite’sinin festivalinde buluştuğu ruh ile seçimlerde buluşsa meclise sokamayacağı parti yok

Bu kuşağın çoğu mevcut iktidar dönemi hariç siyasi dönem görmedi, onlar doğduklarında Ak Parti iktidarda idi, hala da öyle. Başka bir deneyim yaşamadılar

Savaşlar gördüler, darbe gördüler, pandemi ile yaşadılar. Teknoloji ve bilgisayar onların her döneminde vardı, sorguladılar ve öğrendiler

Şimdi sıra onlarda. Seçim günü sandığa gidip iktidarı belirleyecekler. Onları çantada keklik gören, onların istek ve arzularını dikkate almayan siyasetçiler büyük şok yaşayacaklar

Bu olay bir başlangıç, bazı kesimlerin de umudunu artırdı. Sağcısı – solcusu, alevisi – sünnisi, köylüsü – kentlisi, dindarı- deisti, kızı – erkeği on binlerce genç bir araya geldi ve Atatürk üzerinden bir hassasiyet dile getirdi, orada birleşti

Onların birleşme noktalarını iyi analiz etmek ve çıkarım yapmak gerekiyor. Siz hadi canım bu bir gösterge değildir, buradan da oy devşirmeye çalışmayın kafasında olursanız kaybedersiniz

Bu analizi iyi yapıp, çalışmalarınızı bu doğrultuda geliştirirseniz seçimlerde oy olarak sandığa yansıyacaktır

Ülke olarak ve tüm insanlık zor günlerden geçiyor, savaşlar, pandemi, ekonomik krizler. Ama her ne kadar çürüme, yozlaşma olsa da umut ta hep var, var olmaya da devam edecek  

Yazarın Diğer Yazıları