Canlılar 2

İnsanların ve hayvanların verdiği nefeste karbon dioksit gazı fazladır. Bitkiler kökleriyle gübreleri kıymetlendirip, gübreden sebze ve meyve yaparlarken, karbon dioksit gazından da gıda yapmakta ve hem kendilerini, hem de insanları ve diğer canlıları beslemektedirler. İnsan ve hayvanların gübresini ve karbon dioksit gazını bitkilerin kullanması, bitkileri de insan ve hayvanların yiyip beslenmeleri ancak bir ölçüye ve nizama göre izah edilebilir. Bu ölçü ve nizamı koyan bir güç vardır İşte bu güce Allah diyoruz. Yani biz insanlar, nasıl ki, evimize, iş yerimize, okulumuza ve diğer yaptığımız şeylere düzen, nizam, ölçü koyuyorsak kainatı, dünyayı, insanları hayvanları, bitkileri yaratıp onların ihtiyacına göre nizam, ölçü koyan bir yaratıcı varlık var o varlığa Allah diyoruz. 10/ Yunus 3 “Şüphesiz Rabbiniz, gökleri ve yeri altı evrede yaratan sonra kainatı mutlak hükümranlığı altına alan ve işi düzenleyen yalnız Allah’tır. Allahın izni olmadan kimse şefaat edemez. İşte sizin Rabbiniz Allah budur. Allaha kulluk edin, öğüt dinlemiyor musunuz?” Yunus 5 “Güneşi ışık kaynağı, ayı da o ışığı yansıtan bir nur kılan, yılların sayısını ve mevsimlerin, ayların hesabını bilmeniz için Aya yörüngeler ve duraklar takdir eden yalnız Allah’tır. Allah bütün bunları boş yere değil gerçek bir amaç için yaratmıştır. Allah hakikati bilmek isteyen bir toplum için ayetleri işte böyle açıklıyor.” Yunus 6 “Gece ile gündüzün birbiri ardınca gelişinde, Allahın göklerde ve yerde yaratığı şeylerde sorumluluğunu bile bir toplum için nice ayetler/işaretler vardır.”  Yine,  11/Hud 6 “Yeryüzünde hareket eden hiçbir canlı yoktur ki, rızkı Allaha ait olmasın. Allah onların hayat mecrasındaki geçici ve kalıcı olarak yerleştikleri yeri bilir. Çünkü bunların hepsi apaçık bir kitapta/yasada mevcuttur.” Hud 7 “Gökleri ve yeri altı aşamada yaratan Allah’tır. Allah hanginiz daha güzel amel yapacak diye sizi sınamak için hükümranlığının  en büyük göstergesi olan hayatı su ile başlatmış idi. Eğer onlara öldükten sonra kesinlikle yeniden diriltileceksiniz diye söylesen o gerçeği örtbas eden kafirler bu kendiliğinden oluşma veya sihir ve aldatmacadan başka bir şey değildir derler.” Bitkiler güneş enerjisinin bütününden faydalanmayıp yeteri kadarını aldıkları gibi, balıklarda ihtiyaçları kadar su içerler. Böylece her şey ölçü içindedir. Müslüman da ölçülü olup, bu ölçüleri koyan yaratıcı Allaha kulluk vazifesini yapmalıdırlar. 13/Rad 2 “Şu gökleri görebildiğiniz bir direk olmaksızın yükselten, sonra kainatı hükümranlığı altına alan, bu çerçevede yörüngelerinde belirli bir süreye kadar akıp gidecek olan ayı ve güneşi bir yasayla emrinize amade kılan ve varlığı yerli yerince yöneten Allah’tır. O Rabbinizle buluşmaya şeksiz şüphesiz inanasınız diye ayetleri ayrıntılı olarak açıklamaktadır.” Rad 3 “Yine Allah’tır yeryüzünü yayıp döşeyen, orada sağlam ve sabit dağlar dikip vadilerde nice nehirleri akıtan, her üründen erkekli, dişili çiftler var eden ve gündüzü gece ile bürüyüp örten. İşte bütün bunlarda derinliğine düşünen bir toplum için nice deliller vardır.” Acaba hiç rüzgar esmeseydi ne olurdu? Veya esen rüzgarlar hiç durmasaydı, veya jet hızında rüzgar esseydi. Demek ki, rüzgar kendiliğinden olmamış ve rüzgarın dizginini elinde tutan Rabbimiz tesadüflere yer vermemiştir. Bu kainatı, dünyayı yaratıp, canlıların ve insanların yaşamasını bir ölçü ve düzen içinde ayarlamış ve bunlar kendiliğinden olmamıştır. Madem ki, her şey bir nizam içinde bizde Allaha gerçek kul olalım.