Kemal Yavuz

İbadetler Ve Hayırlar Kimin İçin Yapılmalıdır-2

Kemal Yavuz

Allah bu benzeri ayetler de Kur’an okumanın ve namaz kılmanın ibadet olduğunu açıklıyor ve ibadette sadece, Allah rızası için ve sadece yapanın ibadetidir ve getirisi/sevabı varsa yapanadır. Şimdi burada da, Allah bu ibadetler sadece Benim rızamı kazanmak için yapılmalıdır ve yapana aittir, başkası adına yapılmaz diyor. Biz de, hâşâ, hayır Allah’ım, biz bunları kendimiz için yapıyoruz tamam, ancak alacağımız sevaptan, ana, baba ve kim adına yapıyorsa, onun içinde yapıyoruz diyoruz. Şimdi dini gönderen Allah, sevabı verecekte Allah, biz Allah’ın işine karışıyor, hâşâ sen sevabı sadece bize veriyorsun/alabiliyorsa bu böyle olmaz biz ana, baba ve istediklerimize dağıtıyoruz anlamından başka nedir, Allah aşkına.

Bir daha ayetleri okuyup düşünelim ve ne anlama geldiğine bakâlim. 76/İnsan 9, ‘Biz sizi Allah rızası için doyuruyoruz, sizden ne bir karşılık ne de bir teşekkür bekliyoruz.’ Bizler herhangi bir ibadet yapacağımız zaman niyet ettim Allah rızası için şu ibadeti yapmaya diye niyet etmiyor muyuz? Peki geri dönüp niçin tersini yapıyoruz. 30/Rum 38, ‘O halde sen, akrabaya, yoksula yolda kalmışa hakkını ver. Allah’ın rızasını isteyenler için bu en iyisidir. İşte onlar kurtuluşa erenlerdir.’ Ayetler ibadetlerin sadece Allah rızası için ve sadece kendisi/yapan için olacağını açıklıyor, bizler Allah’ın emriyle yetinmeyip, bizlerden başkaları içinde yapılır diye hüküm koyuyoruz ve bu bir şirktir. 

Müslüman, bir ibadet yaparken, sadece Allah rızası için yapmak mecburiyetindedir. Herhangi bir ibadet yaparken nasıl niyet ediyoruz, niyet ettim Allah rızası için, namaz kılmaya, niyet ettim Allah rızası için kurban kesmeye, oruç tutmaya, hac yapmaya, hayır yapmaya gibi niyet ediyoruz. Ama sonradan nasıl oldu ise, niyetler değiştirildi, annem için hayır yapıyorum, babam için, yakınlarım için, Peygamberimiz için, şunun için, bunun için deniyor. Allah, yapılan yardımların da, ibadet olduğunu ve sadece, Allah rızası için yapılması gerektiğini Kur’an’da açıklıyor.

13/Rad 22, ‘Onlar/Müslümanlar, RABLERİNİN RIZASINI İSTEYEREK sabreden, namazı dosdoğru kılan, kendilerine verdiğimiz rızıklardan, gizli ve açık olarak, Allah yolunda/Allah rızası için harcayan ve kötülükleri iyiliklerle savan kimselerdir. İşte onlar var ya, dünya yurdunun sonu/ahret sadece onlarındır.’ 6/Enam 52, ‘RABLERİNİN RIZASINI isteyerek, sabah, akşam Allah’a yalvaranları kovma. Onların hesabından, sana bir sorumluluk, senin hesabından da onlara herhangi bir sorumluluk yoktur ki, onları kovup ta zâlimlerden olma.’

Bu ve benzeri ayetler de, Allah, yapılacak her türlü ibadetlerde, Kur’an okuma, hatim okuma, her türlü yardım, hayır, hasenat sadece Allah’ın rızasını kazanmak için yapılmalıdır ve zorunludur. Eğer, Allah rızası, için yapılmıyorsa, zaten hiç bir değeri/sevabı yok. Bu ayetlere göre, Allah’ın rızası dışında, ölülerinin ruhlarını anarak, Kur’an, hatim, yardım, sadaka, yemek, Perşembe, yedinci, kırkıncı, elli ikinci gün gibi Kur’an’a aykırı yapılanları Müslümanlar tekrar gözden geçirmeleri gerekiyor.

Eğer bunlar yapılıyorsa, 1) önce sadece Allah rızası için yapılmalı, 2) bu yapılanlardan sevap umuluyorsa bu sevap sadece bunu yapan kim ise ona verilecek, başkasına verilmeyecek. 3) Perşembe, yedinci, kırkıncı, elli ikinci gün bunlar zaten yok, uydurma, eğer Kur’an okunacaksa ki okunmalıdır, yardım, hayır, hasenat, sadaka yapılacaksa ki, yapılmalıdır. Ancak bunlar birer ibadet oldukları için sadece yapan kim ise onun içindir, başkasına olmaz, çünkü ibadet sadece kendi adına yapılır, başkası adına ibadet asla yapılamaz.

Onun için İslam’ın bir kuralı vardır, hiçbir kimse başkasının günahını ve sevabını alıp yüklenemez ve kendinden başkasına ne sevap, nede Kur’an, hayır, hasenat, sadaka, hatim, mevlit gibi şeyleri yapamaz. Hemen bağırıp çağıranlar olacak, öyle ise ayetler bunlar, bağıracaklar ayet getirsinler getiremezler, bunu Allah açıklıyor biz değil. Eğer, bu ayetler bunun dışında manaya/anlama geliyorsa, açıklasınlar görelim.

Yazarın Diğer Yazıları