İslam, Allah tarafından gönderdiği Kuranın Resulümüz tarafından tebliğ ettiği dinin adıdır. Kuran dışında tedarik edilen toplanan ve gayri Müslim dinsizleri tarafından tahrif ve tahrip edilen bir toplama dini, İslam bünyesinde asla kabul etmez. Çünkü İslam’ın en büyük delili Kuran gibi bir kitaba sahip olmasıdır. Reform yapmaya gerek yoktur, eğer sırt dönülen Kurana sarılıp, okunup, anlaşılıp hayata uygulanırsa, hem reform lafından, hem dine ilave edilen, mezhep, tarikat, cemaat, alim, ulema sözlerinden temizlendiği zaman kurtuluş olur.
Mezheplerin, tarikatların, cemaatlerin, uydurulan sözde alim ve ulemanın İslam’a kattığı hadis adı altında hurafelerin seçilip ayıklandığı gün, hem bu dünyasını, hem de ahretini kurtarmış olacaklardır. Kuran dinin sahibinin tek ve sadece Allah olduğunu açıkça beyan eder. Öyle açıklar ki, dinin hüküm koyuculuğuna, o dini tebliğ eden Resule bile izin vermez. 69/Hakka 43 “Kuran alemlerin Rabbi tarafından indirilmiştir.” Hakka 44 “Eğer o Resul bize atfen Kuranda bazı sözler uydurmuş olsaydı.”
Hakka 45 “Elbette o Peygamberi kıskıvrak yakalardık. Hakka 46 “Sonrada o Peygamberin can damarını kopartıp onu yaşatmazdık.” Hakka 47 “Hiçbiriniz buna mani de olamazdınız.” Çünkü tevhit bütün kudret ve tasarrufta sadece yetkinin dinde, Allaha ait olduğunu bildiren birliğin adıdır. İslam’ın kelime manası tek Allaha teslimiyettir. İnsan fıtratıyla İslam asla çelişip çatışmaz, onun için İslam dininde reform diye bir anlatış olmaz. İşte reform yapıyorlar deyip, dinimize olmadık fikirleri ortak eden, hadis, mezhep, tarikat, cemaat sözlerini ve fikirlerini katarak reformu kendileri yapmış ve suçu Kuran takipçilerine atarak reformcu demektedirler. Bunların dine yaptıkları bütün ilaveleri Allah Kuranda yasaklayıp açıklamıştır. 31/Lokman 6 “ İnsanlardan öyleleri var ki, her hangi bir ilmi delile (Kurana) Dayanmadan Allah yolundan saptırmak, sonrada uydurduklarıyla alay etmek için boş HADİS söz satın alırlar. İşte onlara rezil edici bir azap var.
45/Casiye 6 “İşte sana gerçek olarak okuduğumuz bunlar Allahın ayetleridir. Artık Allahtan ve Kuran ayetlerinden sonra hangi HADİSE söze inanacaklar.” Peygamberlerde dahil olmak üzere hiç kimsenin Allahın koyduğu Kuran hükümlerini değiştirme yetkileri yoktur. Bunu deyince uydurulan dini, İslam’a katıp ilave edenler hemen Peygamberi inkar ediyor diye tüm güçleriyle bağırıp çağırıyorlar. Halbuki, Kurana dönüp ayetleri anlasalar cevaplarını alacaklar. 10/Yunus 15 “Onlara ayetlerimiz açık, açık okunduğu zaman öldükten sonra Allaha kavuşmayı beklemeyenler, ya Kurandan başka bir Kuran getir veya bunu değiştir dediler. De ki: Kuranı kendiliğimden değiştirmem benim için olacak şey değildir. Ben bana vahyolunandan başkasına uymam. Eğer Rabbime isyan edersem elbette büyük günün ahretin azabından korkarım.”
6/Enam 50 “De ki: Ben size Allahın hazineleri benim yanımdadır demiyorum. Ben gaybı da bilmem. Size, ben bir meleğim de demiyorum. Ben sadece bana Allahtan vahyolunan Kurana uyarım. De ki: kör ile gören hiçbir olur mu? Bunu hiç düşünmez misiniz?” Şimdi Peygamberi, mezhepleri, hadisleri inkar ediyor diyenlere cevabımız Allahın ayetleridir. Dinle kültürü birbirinden ayırıp, Allahın dini ile, uydurma hadisleri ayırıp, gerçek hadis olan Kurana uymak olduğuna inanıyoruz. Bu ve benzeri ayetlerle Allah, Resule dinde önüme geçme, Kuranı sadece tebliğ et, görevin budur diyor.