Kemal Yavuz

Kur'an da Hac.-4

Kemal Yavuz

2/ Bakara 203. ‘ Sayılı günlerde Allah’ı anın. Kim iki gün içinde acele edip Mina’dan Mekke’ye dönmek isterse, ona günah yoktur…’

Kur’an da Hac, 2/ Bakara suresi 158, 189, 196, 198, 199, 200, 203 =  3/ Ali İmran 97 = 5/ Maide 1, 2, 95, 96, 97 = 9 / Tövbe 3 = 22 / Hac 25, 26, 27, 28, 29. Allah bu ayetler de Haccı açıklıyor, biz de Haccın nasıl yapılacağını böylece anlayıp hayatımıza uygulamış oluyoruz. Kur’an da ki bu ayetler dışında Hacla ilgili söylenenler illaki yapılması gereken şartlar değildir. Yapılmadığı zaman, yaptığımız haccımız da, da bir eksiklik olmaz. Bir, Müslüman’a yakışan Allah’ın gönderdiği vahiy’e tabi olup, vahiy’i düşünüp, anlayıp hayatına uygulama gereği olmalıdır. İkinci defa, hac ve umreye gitmek nafiledir. Müslüman’ın yapacağı ilk önce farzdır, eğer parası maddi imkanı varsa, etrafındaki ihtiyaç sahiplerinin ihtiyacını karşılayacaktır. Efendim oralara gitmek iyi, zevkli tamamda Allah diyor ki, öncelik ihtiyaç sahipleri diyor, ne yapacaksın ya Allah’a teslim olacaksın ya da heva ve arzularına teslim olacaksın.

 Hacca gidenin bütün günahları af olur diye telkin etmek ve buna inanmak Kur’anla çelişir. Hac Allah’ın emirlerinden birisidir ve yapılması gerekir.  99/ Zilzal 7. ‘Kim zerre miktarı hayır yapmışsa ahret’te onun karşılığını görür. 99/ Zilzal 8. ‘Kim de zerre miktarı şer, kötülük işlemişse onun karşılığını ahret’te görür.’ Ama, başkalarının hakkını yiyeceksin, kul hakkı, kamu hakkı, malında fakirin hakkı olduğunu Allah emretmişken, onu yerine getirmeyeceksin, gönüller kıracaksın, İslam’ın doğru anlaşılması için gayret etmeyeceksin, zulüm edeceksin, hak, hukuk tanımayacaksın, insanlarla bu yönlü helalleşmeyeceksin ama, bir hacca gidip, toptan kurtulacaksın var mı? Allah’tan böyle bir emir, birileri söyleyecek sen de inanacaksın olur mu?

Mesela, inandığımız ve bu dini bize tebliğ eden Peygamberimiz, ilk ve son haccı olan veda haccından geldikten hemen sonra şöyle yapıyor, rivayete göre. ‘Yarın hesap günü terazi kurulup hesaplaşma olacaktır. Elimiz de bir imkânın olmayacağı, hiç kimsenin kimseye yardım edemeyeceği o günden, bu gün hesaplaşma daha kolaydır. Kimin, malını almışsam, işte mâlim gelsin alsın, kime vurmuşsam işte sırtım gelsin vursun.’ Buyurarak bize, model oluyor. Veda haccın dan yeni gelmiş bir Peygamber, eğer günahlar o söylenilen yönlü af olup, bütün günahlar bağışlansaydı ne diye böyle davranacaktı. Bir Peygamber Allah’ın emrine muhalif iş yapar mı? 

Ama, ne yazıktır ki, birileri yaptırıyor, Müslümanlar da aklını kullanmadan hemen teslim oluyor ve birde o doğru diye ayak diriyor. Ayetlerde, başkası adına, hac yapılacağına dair hiç bir bilgi yok, başkası adına hacca gidilemez. Allah hacca çağırırken 3/ Maide97. ‘ Onun yoluna gücü yetenler için Beyt’i Hac etmek, Allah’ın insanlar üzerindeki bir hakkıdır.’ Hac hayatta iken gücü yetenler için farzdır, buda bedenen ve malendir. Bedenen yoksa, ölmüşse zaten olmaz, Hayatta iken yapmadı ise sorumluluk o kişinindir. Kimse, kimsenin yerine, ibadet yapamaz, farz olan hac için vekil tayin olmaz, hasta ve yaşlıysa da, gücü yetmeyeceğinden zaten o farz yapılamaz. Allah, kimseye, gücünün üstünde emir yapmaz. 

 

 

Yazarın Diğer Yazıları