Tarikat gidilen yol, görüş demektir, mezheple aynı anlamda, fakat sadece sözde kalmış anlamına uyulmamış ve İslam dışı tutulan yolların adı olmuştur. Bu yola uyanlar İslam’ın içini boşaltmış ve halkın bilgisizliğinden yararlanarak, İslam dışı başka şeylerle içini doldurmuşlar, söz olarak dışı İslam, fakat içi küfür dini/şirk/ortak koşma olarak uygulanmaktadır. Ne yazık ki, bu gün tarikata mensup olduğunu sanan birçok insanın tarikatın ne olduğundan bile haberleri yoktur. Büyük bir kesim tarikatların yolunun ne olduğundan habersiz olup, kendilerine anlatılan ve yutturulan afyonun tesiri ile tuttukları tarikat yolunun hak yolu zannıyla kendilerine bağlayanlara teslim olmuşlardır. İnsan için akıl yoksa ne vardır? Aklı olmayanın canının, ırzının, malının, ne kıymeti vardır. Kulluğu ve bunların değerini bilebilir mi? Allahın sorumluluk yüklediği insan, kendisine verilen aklı kullanmaz, akıllarını, iradelerini başkalarına, tarikatların efendilerine teslim edenlerden Allah hesabını soracaktır.
Hemen kızanlar olacaktır, fakat bizleri yaratan ve din gönderen Allah cevabını Kuranda vermektedir. Eğer doğru yol aranıyorsa o doğru yol Allahın açıklayıp Resulümüzün de tebliğ ettiği Kuran-da önümüze konmuştur. 1/Fatiha 6 ‘Bize doğru yolu göster.’ 2/Bakara 2 ‘O kitap/Kuran, ayetleri birbiriyle çelişmeyen, şüphe olmayan ve müttakiler (sakınıp arınmak isteyenler) için bir yol göstericidir.’ 7/Araf 3 ‘Rabbinizden size indirilen Kurana uyun O’nu bırakıp da başka evliyaların peşlerinden gitmeyin. Ne kadar da az öğüt alıyorsunuz.’ İslam aklı olup aklını çalıştıranların dinidir tasavvuf ve tarikatlarda aklını kullanmayıp, akıllarını, iradesini birilerine teslim edenlerin yoludur. 2/Bakara 165 ‘İnsanlardan kimileri de vardır ki, Allah ile aralarına birilerini koyup bu kişileri Allahın yanında denk tutarlar ve Allah’ı sever gibi onları severler.
İman edenlerin ise Allah sevgisi her şeyin üstündedir. Bir takım kişileri Allaha denk tutanlar azabı görecekleri o zaman, bütün güç ve kuvvetin, dinin Allaha mahsus olduğunu ve Allahın da şiddetli azap sahibi olduğunu ölüm gelmeden önce anlayabilselerdi.’Bakara 166 ‘Peşle-rine düşülüp gidilenler, kendilerine uyanlardan hızla uzaklaştıklarında azabı görmüş olacak ve bütün bağları da parçalanıp kopacaktır.’ Bakara 167 ‘Peşlerinden gidenler, takip ettikleri uydukları kişiler için diyecekler ki, keşke bizim için dünyaya bir daha dönüş olsaydı da onların bizden kaçıp uzaklaştıkları gibi bizde onlardan kaçıp uzaklaşsaydık. İşte böylece Allah onlara yaptıklarını pişmanlık halinde gösterecek ve uyanlar ve uyulanlar ateşten çıkacak da değillerdir.’ 33/Ahzab 67 ‘Rabbimiz, biz büyüklerimize/efendilerimize, sadatlarımıza, uyup itaat ettik, onlarda bizi doğru yoldan çıkardılar.’ 37/Saffat 27 ‘Bu arada dönüp birbirlerini suçlayacaklar ve önderlerine/uyduklarına.’ Saffat 28 ‘Siz bize hep sureti haktan görünerek yaklaşırdınız, diyecekler.’ Saffat 29 ‘uyulanlar da uyanlara, hayır asıl siz bile, bile inanmadınız.’ Saffat 30 ‘Ayrıca bizim sizin üzerinizde hiçbir yaptırım gücümüz yoktu. Bilakis siz ta baştan azgın ve isyankar bir toplum idiniz.’ Saffat 31 ‘Artık Rabbimizin hakkımızdaki azap sözü gerçekleşti. Çaresi yok hep birlikte bu azabı çekeceğiz.’ 40/Müminun 73, 74 ‘Sonra kendilerine denilecek ki: Allah ile aranıza koyup dua ile yalvarıp yakardığınız (hatırına yüzü suyu hürmetine) dediğiniz Allaha ortak yapıp şirk koştuklarınız şimdi nerede. Bizi yüz üstü bırakıp kaştılar. Dünyada yalvarıp güvendiğimiz bağlandığımız bu kimseler bir hiçmiş..’
