Kemal Yavuz

Tevhid Dini

Kemal Yavuz

Allah’ın Resulüne gönderdiği din, Resulü tarafından fert ve toplum hayatına uyarlanan, yaşanır hale getirilen Allah’ın vahyine dayalı, tevhid temeline oturmuş adı İslam olan dindir. İslam dininin son peygamberi/Resulü/Nebisi Hz. Muhammed (a.s ) tevhid akidesi ile gönderilmiştir. Tüm peygamberler tevhid dini ile gönderilmiş fakat fakat peygamberlere inananların ölçüsüzlüğü sonucu tevhid dinine şirk bulaştırılmış, şirk yüzünden tevhid akidesi bozulmuştur. 

Tarih boyunca hiç kimse Allaha ortak koşacağım diyerek ortak koşmamıştır. Her ortak koşan yaptığı işi Allah için yaptım, Allah’ı razı etmek için yapıyorum demişler ve diyorlar. Misal, Mekkeliler melekleri Allah’ın kızları derken, bunu Allah’ı inkar için yaptık demiyorlar, Allah için yaptık diyorlar.  Yahudiler Üzeyir (a.s) ı, Hıristiyanlar da İsa (a.s) ı Allah ın oğlu derken yine Allah’ı inkar etmek için değil, Allah rızası için yaptık diyorlar. Allah’ın tevhid dinini kendilerine getiren peygamberlerini aşırı severek Allaha şirk koşmuşlar, bu aşırı sevgileri sonucu Allah’ın kulu ve resulü olarak sevmeleri gerekirken aşırı sevgiden dolayı şirke düşmüşlerdir. Bu hatayı Rabbimiz bize de böyle bir hataya düşmeyin diye açıklamıştır. 16/Nahl 73  ‘Allah’ın yanında kendilerine, göklerde ve yerde olan rızıktan hiçbir şey veremeyen ve buna asla güçleri yetmeyen şeylere putlara tapıyorlar.’ Nahl 74 ‘Allaha bir takım benzerleri ilah olarak icat etmeyin. Çünkü Allah her şeyi bilir siz bilemezsiniz.’ Allah böyle uyarırken, ne hikmettir insanların çoğu, Allah’ın yanında ilahlar edinerek inanıyorlar. 

Yine başka bir uyarı, 12/Yusuf  106 ‘Nitekim insanların çoğu, inançlarına şirk bulaştırarak Allaha iman ederler.’  2/Bakara 165 ‘İnsanlardan bazıları, Allahtan başkalarını, Allaha eşler ve benzerler edinirler de onları Allah’ı sever gibi severler. Gerçek iman edenler ise daha çok şirksiz Allah’ı sever ve hükümlerine uyarlar..’ Burada dikkat edilirse, Müslüman’ım deyip, Yahudileri ve Hıristiyanları Allaha şirk koşuyorlar diye eleştirip kınayanlar, batılın hak kılığında, şirk ehlinin İslam’dan öcünü tasavvuf, tarikat, cemaat görüşlerine uyarak aldıklarını görüyoruz. Bunların tevhide verdiği zararı hiçbir batıl verememiştir. Elbette Allah kendi dinini korumaktadır. Fakat Allah’ın korumasına aldığı şey dininin kitabı Kurandır. Biz Müslüman’ız diyenler ise akide ve amellerimizi Kurana uyarak koruyacağız. Allah bu bakımdan da bizleri koruyacak değildir. Allah zaten hidayet edip doğru yolu göstermiş, isteyen Allah’ın hidayet yoluna Kurana uyarak kendini koruyacak, isteyende hidayete Kurana uymayıp azıp sapacaktır. 

İslam akidesinin/tevhidin kaynağı sadece yalnız Kurandır. İslam’ın tevhid sistemi bellidir. Bu da Allahtan başka hiç kimsenin ilahlaştırılmadığı, kutsanmadığı, hiç kimsenin Allah’ın ortağı yada vekili gibi görülmediği, Allah’ın dışında hiç kimsenin gaybı bilmediği, dünyanın/kainatın sevk ve idaresini hiç kimseye vekaleten yada asaleten verme- diği, hiç kimsenin doğuştan Allah’ın yanında özel bir imtiyazının olmadığı bir sistemdir. İslam yalınız sadece bir tek Allaha iman ve ibadet edilen bir dindir. İlk inanırken tevhid kelimesini okuruz, ‘La ilahe illallah, Muhammed resul Allah.’ Allahtan başka ilah yoktur, Muhammed Allah’ın kulu ve Resulüdür. Emrini ve cümlesini ne yazıktır ki, çoğu Müslüman’ım diyenler hazmedip öğrenememişler. Söylem doru fakat eylem/fiiliyat, uygulama tam tersi yapılıyor. İslam’ın tevhid sisteminin Kuranın tanıttığı Allah yerine, yazık ki evliya kültü oturtulmuştur.            

 

Yazarın Diğer Yazıları