Yıldırım: 'Türkiye şaha kalkacak'
Düzenlenen mitingde konuşan Başbakan Binali Yıldırım, 'Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile birlikte Türkiye şaha kalkacak' ifadelerinde bulundu.
Başbakan Binali Yıldırım, Anayasa değişikliği halk oylamasına ilişkin partisince Devlet Bahçeli Bulvarı'nda düzenlenen mitingde halka hitap etti. Yıldırım, bin yıllık kardeşliğin teminatı olan Osmaniye'nin Şanlıurfa, Adıyaman, Erzurum, Kilis, Kahramanmaraş, Bingöl ve Diyarbakır'dan gelenlerle kardeş, akraba olduğunu, birlikte Türkiye olduğunu vurguladı.
Yıldırım, "Osmaniye'de vatan sevdası vardır. Osmaniye memleket aşığıdır. Osmaniyeli inançlı, imanlı, ülkü sahibidir. Türk siyaset hayatında varlığı, beyefendiliği, samimiyetiyle hemşehriniz Devlet Bahçeli var ki onunla ne kadar gurur duyarsanız yeridir." diye konuştu.
"BUNDAN BÖYLE HÜKÜMET FORMÜLLERİ PAZARLIĞINA GİREMEYECEK"
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'ye, baba yurdu Osmaniye'den selam gönderen Yıldırım, şöyle devam etti:
"MHP ve ülkücü hareketin mensupları yıllarca 'Devletin başına Devlet gelecek.' dedi. Devlet Bahçeli kendi neslini değil milletini düşündü. Milleti devletin başına getirecek cumhurbaşkanlığı sistemini getirmek için bizimle beraber oldu. Kendisine teşekkür ediyorum. Beraber çıktık biz bu yola, Sayın Bahçeli ile ülkücü, milliyetçi kardeşimizle. Hiçbir odak, hiçbir mihrak bundan böyle hükümet formülleri pazarlığına giremeyecek. Biz tarihimizde ne zaman milletin devleti olduksa o zaman medeniyetler kurduk. İnsanlığa yeni bir nefes aldırmak için Ankara merkezli Türk-İslam medeniyetinin Türkçe yorumunu 16 Nisan'da birlikte kurmaya var mısınız?"
Sistem değişikliğinin, aynı zamanda iki gün önce 20. vefat yıl dönümüyle anılan rahmetli Alpaslan Türkeş'in de hayali olduğunu, onun hayalini de gerçeğe dönüştürdüklerini belirten Yıldırım, "Size bir selam getirdim, üzerimde bir selam var; kurucu genel başkanımız, adam gibi adam, Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın selamını getirdim." diye konuştu.
Bunun üzerine alandaki vatandaşlar "Recep Tayyip Erdoğan" tezahüratı yaptı.
"O GECE BİR DİK DURAN DAHA VARDI"
15 Temmuz akşamında teröristlerin, FETÖ'cülerin, Türkiye'yi işgal etmek için saldırdıklarında Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın milletin içine geldiğini hatırlatan Yıldırım, şunları kaydetti:
"Biz aynı zamanda o gece İstanbul'dan Ankara'ya giderken bu darbeyi bastırmak için gereken çalışmaları yaptık, Ankara'da halkımızla kucaklaştık. O gece bir dik duran daha vardı, o da Devlet Bahçeli idi. İlk günden itibaren bizi arayarak desteğini iletti, darbecilere darbe vurmamıza katkı sağladı. O gece hakkını yemeyelim, Kılıçdaroğlu da bizi aradı. 15 Temmuz gecesi bunun bir darbe olduğunu ve yanımızda olduğunu söyledi ama sonra ne olduysa çark etti. Şimdi kalkmış '15 Temmuz kontrollü bir darbedir.' diyor. Ne demek istiyorsun Kılıçdaroğlu? 249 şehidimiz, 2 bin gazimiz var. Sen nasıl onlara saygısızlık yaparsın? FETÖ alçaklarını korumak, kollamak sana mı düştü?"
Yıldırım, 14 yıldır bu Türkiye'yi yöneten AK Parti iktidarının bir sistem değişikliğini her fırsatta söylediğini, 15 Temmuz sonrasında AK Parti'nin MHP ile bir araya gelerek istişare yaptıklarını, Türkiye için böyle bir değişikliğin memleket, beka meselesi olduğuna karar verdiklerini, her maddeyi, her konuyu ince ince görüştüklerini, ayrıntılarıyla konuştuklarını, Türkiye için en uygun yönetim sistemini planladıklarını söyledi.
Hazırlanan yeni yönetim sisteminin halk oylamasıyla millete sunulacağını aktaran Yıldırım, "Bundan sonra devlet ile millet arasına hiç kimse giremeyecek. Vesayetçiler, darbeciler, kumpasçılara artık ekmek yok. Devlet, milletin devleti olacak, devlet ayrı millet ayrı değil. Devlet milletini ayrı görmeyecek, devlete milletine düşman gibi bakmayacak, devlet milletine tehdit olmayacak, devlet ve millet arasında güvensizlik olmaz." diye konuştu.
Merhum Adnan Menderes'in 1950'de yapılan seçimle tek başına iktidara geldiğini anımsatan Yıldırım, memleket için çok güzel işler yaptığını, 27 Mayıs 1960'da bugün "hayır" diyen CHP'nin devreye girerek, silah zoruyla, zorbalıkla alaşağı ettiklerini söyledi.
Daha sonra devleti milletten koparan yeni bir sistem icat ettiklerini belirten Yıldırım, o sistemin çalışmadığını, o sistemin 12 Mart'ı, 12 Eylül'ü, 28 Şubat'ı ve sürekli darbe tehdidini getirdiğini kaydetti.
AK Parti'nin ise devlet, millet ayrımını ortadan kaldırdığını vurgulayan Yıldırım, yönetim anlayışlarında Şeyh Edebali'nin "İnsanı yaşat ki devlet yaşasın" sözünü örnek aldıklarını söyledi.
Başbakan Yıldırım, yeni gelen sistemde patronun ve karar verecek olanın millet olduğunu vurguladı.
Eski sistemden kaynaklanan sorunları anlatan Yıldırım, 10. Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'in dönemin Başbakanı Bülent Ecevit'e anayasa kitapçığı fırlatmasıyla Türkiye'nin karıştığını, ekonomik krizin çıktığını, bedelini milletin ödediğini belirtti.
Yıldırım, AK Parti'nin iktidara geldiği dönemden 2011'e kadar o krizden kalan borçları ödediğini ifade etti.
"HÜKÜMET ŞİMDİKİNDEN DAHA HIZLI KARAR ALACAK"
Halk oylaması sürecinin nasıl işleyeceğini aktaran Yıldırım, "Kurduğunuz hükümet, sizin hizmetinizde olacak, sizin her türlü isteğinizi yerine getirecek. Hükümet şimdikinden daha hızlı karar alacak. Böyle bürokrasi azalacak, ekonomi büyüyecek, ortadan engeller kalkacak." dedi.
"Hayır" diyenlerin "Tek adam" eleştirisini hatırlatan Yıldırım, şöyle konuştu:
"'Başınıza tek adam kadar taş düşsün' diyeceğim ama neyse demeyelim. Milletin seçtiği, milletin patron olduğu yerde tek adam olur mu? İşin sahibi millet, nasıl tek adam oluyor? Seçiyorsunuz, 5 yıl sonra eğer iyi çalışmışsa bir daha seçiyorsunuz, ikinciden sonra üçüncüsü yok. 'İki dönem yeter' diyorsunuz. Bu padişahlık mı? Nereden çıktı tek adam? Tek adam görmek istiyorsa Kılıçdaroğlu aynaya baksın. Yedi seçim geçirmiş, sekizincide diyor ki, 'hayır da çıkmasa yine ben yerimdeyim, bu seçim değil' diyor. Bu kadar da pişkinlik olmaz. Olur mu? Bu sistemden tek adam çıkmaz, diktatör çıkmaz, milletine hizmetkar çıkar. Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemiyle birlikte evelallah Türkiye şaha kalkacak. Ekonomi büyüyecek."
AK Parti'nin 14 yıldır bir yandan hizmet ettiğini bir yandan da şeytan taşladığını söyleyen Yıldırım, şeytan taşlamadan fırsat kaldığında Türkiye'yi bir baştan bir başa imar ettiklerini ifade etti.
Başbakan Yıldırım, "Bu sistem büyüme, ihracat artışı, uluslararası yatırımların artarak devam etmesi, turizmin daha da gelişmesi demek. 16 Nisan'dan itibaren inşallah ekonomimizdeki bütün göstergeler çok daha iyileşecek. Yatırımlar daha çok artacak ve bundan Türkiye, milletimiz kazanacak." dedi.
Yıldırım, vatandaşların, 16 Nisan'da yapılacak halk oylamasında kimin "hayır" dediğine bakarak işin aslını anlamaları ve karar vermeleri gerektiğini söyledi.
Terör örgütlerinin, Türkiye düşmanlarının hep bir ağızdan "hayır" dediklerini belirten Yıldırım, "Kandil'deki terör odakları, şer odakları, 'Aman aman hayır için çalışın, hayır çıkmazsa biz biteriz' diyorlar. Buradan söylüyorum, Osmaniye'den ilan ediyorum, 'evet' çıkacak, kandiliniz sönecek." ifadesini kullandı.
Terör örgütlerinden FETÖ'nün de "hayır" oyundan yana olduğunu dile getiren Yıldırım, "FETÖ biliyor ki 'evet' çıkınca onun da sonu geliyor. Onun için 'hayır' diye uğraşıyor." dedi.
Yıldırım, HDP'nin de "hayır" dediğini hatırlatarak, "HDP dediğin zaten terör örgütünün güdümüne girmiş, bölücülükten başka hiçbir işi olmayan, halkın desteğini de kaybetmiş bir parti. HDP, o hendek siyasetinin, çukur siyasetinin, teröristlerin arkasına sığınarak yaptığı o bölücü siyasetin hesabını veriyor, verecek, onlar da hüsrana uğrayacak. 'Evet' çıkacak, bunların çukur siyaseti de son bulacak inşallah." değerlendirmesinde bulundu.
"ONLARIN DA UMUTLARI BİTTİ"
Türkiye'nin büyümesinden, güçlenmesinden gocunan Avrupa ülkelerinin de "hayır" oyundan yana olduğunu söyleyen Yıldırım, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Onlar da 'hayır' için çalışıyor, 'hayır' kampanyası yapıyorlar. İstiyorlar ki 'Türkiye dünyanın en büyük havalimanını yapamasın. Türkiye hızlı tren yapmasın, otoyollar yapmasın. Türkiye dünyaya örnek şehir hastaneleri yapmasın. Türkiye geri kalsın, bunlara muhtaç olsun'. Osmaniye buna izin verir mi? Vermezsiniz."
Yıldırım, 16 Nisan'da "hayır" için uğraşanların gereken cevabı alacağını ifade ederek, "Cumhuriyet Halk Partisi, adeta 'cumhuriyete hayır partisi'ne dönmüş ama onların da umutları bitti, yavaş yavaş onlar da anladı ki bu gidiş, gidiş değil, bu yol yol değil. Onlar da 16'sında 'evet' çıkacağını gördü ve sonucu gördükleri için gittikçe zıvanadan çıkıyorlar, hırçınlaşmaya başladılar, dillerinden dökülenleri kulakları duymuyor. Ne diyor Kılıçdaroğlu, 'Efendim 15 Temmuz aslında darbe değilmiş, kontrollü darbeymiş'. Geç bunları geç. Sana mı düştü FETÖ'ye sahip çıkmak, bir diyet borcun mu var Kılıçdaroğlu, onu açıkla diyet borcun mu var? Dengesini yitirdi, motor su kaynatıyor, şanzıman dağılmış vaziyette." şeklinde konuştu.
"Biz onları bırakalım ne yaparsa yapsınlar" diyen Yıldırım, alandaki vatandaşların, 16 Nisan'da sandıkların tıka basa 'evet'le dolacağının bir göstergesi olduklarını söyledi.
Yıldırım, halk oylamasına 10 gün kaldığını da anımsatarak, kendisini dinleyenlere "Bu 10 günü iyi değerlendireceğiz, tamam mı? Öyle çalışacağız ki Osmaniye'den rekor bekliyorum, rekor." diye seslendi.
"MİLLİYETÇİLER, FETÖ GİBİ ÖRGÜTÜN MAŞASI OLMAZ"
Osmaniye'yi diğer şehirlerden ayıran bir özelliğinin bulunduğunu belirten Başbakan Yıldırım, şunları kaydetti:
"Neden? Çünkü biz bu değişikliği Milliyetçi Hareket Partisi ile yaptık. Devlet Bahçeli'nin memleketi Osmaniye. Beni de hemşehriniz kabul ederseniz, başka şehirde bir çıkarsa Osmaniye'de iki 'evet' çıkacak, tamam mı?
Osmaniye tek yürek halinde terör örgütlerine, düşmanlara, hadsizlere cevabını en güzel şekilde verecek mi? Osmaniye, milliyetçi maskesi takmış sahte milliyetçilerin de maskesini düşürecek mi?
Osmaniye'nin evladı Devlet Bahçeli, 'Önce memleketim, milletim, sonra nefsim' dedi ve vatanı için düşündü ancak kendine milliyetçi diyen bir grup, vatanı bir kenara bırakıyor, kendi nefsini öne çıkarıyor. O kadar ki terör örgütlerinin söylediği şeyleri söylüyor. Onlar 'hayır' diyor, bunlar da 'hayır' diyor. Bu yakışır mı milliyetçilere? Milliyetçi, ülkücü kardeşlerim, alperen kardeşlerim asla terör örgütleriyle aynı safta olmaz. Bunu en iyi Osmaniye bilir. Milliyetçiler, FETÖ gibi örgütün maşası hiç olmaz. Osmaniye'nin ülkücüleri sahte 'milliyetçiyim' diyenlere pabuç bırakır mı?"
OSMANİYE'YE YATIRIMLAR
Başbakan Yıldırım, 15 yıldır milletin verdiği emaneti onurla taşıdıklarını belirterek, 780 bin kilometrekare vatan toprağının her köşesine ne ihtiyaç varsa hizmet götürdüklerini anlattı.
2002'de Türkiye'yi uçurumun kenarından aldıklarını, bir Türkiye'yi üç Türkiye yaptıklarını anlatan Yıldırım, ekonomiyi sağlam temellere oturttuklarını söyledi.
Dünyanın en büyük projeleri Marmaray'ı, Avrasya Tüneli'ni, Yavuz Sultan Selim Köprüsü'nü, Osmangazi Köprüsü'nü, Türkiye'nin ve dünyanın en büyük havalimanını yaptıklarını dile getiren Yıldırım, 15 yılda Osmaniye'ye yapılan yatırımları anlattı.
Osmaniye'ye 15 yılda 7 milyar yatırım ve destek verdiklerinin altını çizen Yıldırım, şehirde 2002'de ihracat diye bir şeyin olmadığını, 2016'da 142 milyon ihracat yapan bir şehir haline geldiğini ifade etti.
Şehirde 2 bin dersliğin eğitime kazandırıldığına işaret eden Yıldırım, 2 bin 60 konut yaptıklarını, 2007'de Osmaniye Korkut Ata Üniversitesini kurduklarını, Kadirli Devlet Hastanesini, Ağız, Diş Sağlığı Merkezini hizmete aldıklarını, Osmaniye'yi, Adana'ya, Hatay'a, Gaziantep'e bağlayan bölünmüş yollar yaptıklarını aktardı.
Yıldırım, Osmaniye Çevre Yolu, Osmaniye Bahçe bölünmüş yollarını yaptıklarını, olimpik yüzme havuzu, atletizm pisti, Aslantaş Doğa Kampı olmak üzere 24 spor tesisi yaptıklarını aktardı. Mehmetli Barajı Yükseltmesi ile barajda tutulan suyu yüzde 80 artırdıklarının altını çizen Yıldırım, böylelikle 50 bin dönüm araziyi suyla buluşturduklarını ifade etti.
Düziçi Karacaören Barajı'nı hizmete aldıklarını, Osmaniye'ye doğalgaz getirdiklerini ifade eden Yıldırım, tarım ve hayvancılıkta 500 milyon destek verdiklerini söyledi.
2002'de Osmaniye'de bir organize sanayi bölgesi ile 25 çalışanı bulunduğunu aktaran Yıldırım, bugün iki tane organize sanayi bölgesinin bulunduğunu ve çalışan sayısının 10 bine ulaştığını dile getirdi.
Osmaniye'de bin 20 olan öğrenci yurt kapasitesini 2 bin 500'e çıkardıklarını, Merkez Kadirli Adalet Saraylarını hizmete aldıklarını, 1996'da başlayan ve yıllarca yapılmayan Osmaniye Düziçi kültür merkezlerini bitirdiklerini, şimdi de Osmaniye'de 600 yataklı bir hastane yapacaklarını bildirdi.
Osmaniye'nin ilçelerindeki yol çalışmaları ile Mersin-Adana demiryolu hat artırma, Adana, İncirlik, Osmaniye, Toprakkale demiryolu yenileme çalışmalarının devam ettiğini dile getiren Yıldırım, "Toprakkale-Bahçe hızlı tren yapılacak ve buraya kadar hızlı tren de gelecek." dedi.
Kayseri, Boğazköprü, Niğde, Mersin, Osmaniye demiryolları elektrifikasyon çalışmalarını bu yıl tamamlayacaklarını, Savrun Barajı'nın ihalesini yaptıklarını, 142 bin dönüm araziyi sulayacak proje çalışmalarının sürdüğünü, Sabunsuyu, Çatak, Kadirli, Oruçbey barajları için de etüt proje çalışmalarına başladıklarını kaydetti.
Mevcut organize sanayi bölgesini genişleteceklerini duyuran Yıldırım, Osmaniye Organize Sanayi Bölgesi'nin güneyinde bulunan 750 hektarlık alanı organize sanayiye katacaklarını aktardı.
Osmaniye'nin yeni bazı beklentilerinin olduğunu bildiğini ifade eden Yıldırım, mevcut organize sanayinin yanına bir de lojistik merkezi kuracaklarının müjdesini verdi.
Kadirli Kültür Merkezi'nin yapımını tamamladıklarını, yakında hizmete alacaklarını bildiren Yıldırım, "Osmaniye'nin havaalanı talebi var biliyorum ama havaalanı talebinde şimdi biraz dikkatli olmamız lazım. Havaalanı talebini Maraş, Adana ve Gaziantep ile beraber planlayacağız. Çünkü bu illerin hepsi birbirine çok yakın. Dolayısıyla her ilde havaalanı yerine hepsinin kullanacağı bir havaalanı daha doğru çözüm olur diye düşünüyorum. Bu konuyu da inceleyeceğiz, etüdünü yapacağız ve ona göre kararını vereceğiz." ifadelerini kullandı.
"Biz AK Parti'yiz, söz verdik mi yaparız ama yapamayacağımız işin de sözünü vermeyiz." diyen Yıldırım, şöyle devam etti:
"Ne aldatan olduk, ne aldanan olduk. Eminim ki Osmaniye 16 Nisan'da değişime 'evet' diyecek. Bu değişimle Türkiye kazanacak, Osmaniye kazanacak, hangi partiden olursanız olun, bu bir parti seçimi değil, bu Türkiye'nin geleceğinin seçimidir. Türkiye geleceğine karar verecek. AK Parti, MHP, CHP ve BBP hangi partiye gönül verirseniz verin mutlaka sandığa gidelim, Türkiye'nin aydınlık yarınlarına gidecek ve bu değişiklikte ben de varım diyelim."
Yıldırım, alandakilere "Milletin dirliği, birliği için var mısınız? Güçlü devlet için, güçlü millet için daima millet, kararımız evet. Daima devlet, kararımız evet. Terörü yok etmek için aydınlık yarınlar için, gençlerimiz için kadınlarımız için daha fazla kalkınma için istikrar için aydınlık Türkiye için sevdamız millet, kararımız evet. Tek bayrak için tek devlet için tek millet için tek vatan için kararımız evet." diye seslendi. HABER-FOTO: BAŞBAKANLIK BASIN MERKEZİ