Takva; kişinin giyebileceği en güzel libastır.
Allah’tan hakkıyla korkandan cümle mahlûkat korkar, zira o her işi Allah’la yapar.
TEVAZU
Toprağın altındaki tohum, halden hale geçmedikçe neşet etmez. O halde topraktan, toprak olmaktan, toprak gibi olmaktan korkma. Ama ölmeden toprak ol.
Hamuru ateş olan alevlendi, burnunu dikti ve kibre kapıldı, hamuru toprak olan itaat etti ve boyun eğdi. Bize tevazu yakıştı.
Meyvesi olmayan cahil kavak, burnunu göğe diker; ama elma ağacı, meyvesi çoğaldıkça secdeye kapanır.
Mütevazi insanın cennetin kapısını açmak için anahtara ihtiyacı yoktur.
Hikâye: Bayram Namazı
Bembeyaz güzel elbiselerini giymiş, itina ile sarılan sarığını kafasına geçirmiş, yeni pabuçlarını da giyip en güzel kokular ile bayram namazına giden molla; yine bayram telaşından çocuklarını yıkamış, hem cami çıkışına kahvaltı yetiştirecek hem de gelen olursa diye son bir kez avlusunu yıkayan kadının pis suyu avluya boca ettiğini zanneder, ama yoldan geçen mollayı görmez. Hiddet ve kin ile göğsü kabaran molla, hem kendine hem mahalleliye hem de kadıncağıza bayramı zehir eder.
Tevazu lafla olacak iş değildir. Yükseklikler kuruntu ile elde edilmez.
İsnat
Allah Resûlü (a.s) buyurdular ki: “Bir kimse yumuşak davranmaktan mahrum ise hayrın tamamından mahrumdur.”
(Müslim, Birr 75)
“Allah’tan korkan kimseler, öfkelerini yutarlar ve in- sanları affederler. Allah iyilik edenleri sever.”
(Âl-i İmrân, 134)